Hatay’da planlama karmaşası yaşanıyor

Hatay’da planlama karmaşası yaşanıyor
23 Haziran 2024 09:23

Depremin üzerinden 16 ay geçti. Tarihi kentin geleceği hâlâ çizilemedi. Rezerv alan uygulamasına kuşkuyla yaklaşan yurttaşın korkusu rantçılar!

Jale Özgentürk/ Cumhuriyet

Fotoğraf: Reuters/ Temsili

 

 

Bir savaş filminin dekorlarının arasındayız adeta. Karşıda yarısı yıkılmış binanın sağlam kalan merdivenleri havada asılı kalmış gibi. Kırılan pencereden sallanan perde, kenarda kalmış koltuk, yıkık binanın bir köşesinde duruyor. Yıkıntıların arasından yeniden hayat bulan begonvil ise tüm acıların panzehri olma çabasıyla binayı sarmaya çalışıyor.

Hatay’ın en ünlü bölgesi Antakya’da, bir anlamda kalbindeyiz. Tarihi milattan önce 300’e uzanan kentin dünyanın ilk ışıklandırılan caddesi Kurtuluş Caddesi, binlerce yıllık Uzun Çarşı, Habibi Neccar Camii, Ortadoks Kilisesi, havrayla üç semavi dinin buluştuğu bölge artık yok.

Daha iki yıl önce sokaklarında müzik seslerinin, neşenin eksik olmadığı bölge bir enkaz yığını. 2023’ün 6 Şubat’ında saat 04.17’de 7.7 büyüklüğündeki bir depremle yok olan bölgede artık hiçbir şey eskisi gibi değil. Depremden hemen bir ay sonra gittiğimde yok olan kenti görünce gözyaşlarımı tutamamıştım, yaklaşık 16 ay sonra değişen bir şey olmadığı için aynı duyguları bir kez daha yaşıyorum.

 

 

SOMUT BİR ADIM YOK
Uzun zaman sonra uçak ilk kez Hatay Havaalanı’na iniyor. Hâlâ yapılmadığı için 15 dakikalık yolu köy aralarından giderek 45 dakikada tamamlıyoruz.

Bir yıl içinde konteyner kentlere yaptığımız ziyaretlerde yaşanan zorluklar aynen devam ediyor. Kentin ayağa kalkması için ne yazık ki somut bir adım görmek mümkün değil. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na verilen rezerv alan yetkisinin yarattığı endişe, güvensizlik katlanarak büyüyor. Kentin özellikle Asi Nehri kıyısında boşaltılması gereken alanlara nasıl çözüm bulunacak belli değil.

Tarihi kentte görevlendirilen Kültür ve Turizm Bakanlığı. Ancak binalara asılan pankartlardan başka bir hareket başlamamış durumda. Kentin planlanması konusunda ise tartışma AKP’nin içinde yürüyor. Kamu ihalelerinin vazgeçilmezi Kalyon ailesinin bir ferdi olan Mehmet Kalyoncu’nun kurucularından olduğu Türkiye Tasarım Vakfı (TTV), dünyaca ünlü Norman Foster gibi mimarlarla çizdiği yeni kent planı hazırladı, uzun zamandır beklenen onay ise iddialara göre çıkmadı.

Türkiye’nin önemli mimarlarının da destek verdiği söylenen bu plan, “rant” için değil Hatay’ı marka şehir yapmak olarak pazarlansa da “TTV’de neden kamu ihalelerinin simge isimleri işin içinde?” sorusu yanıt bulamadı!

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı “şimdilik” kente uygun bulmadığı proje yerine Toplu Konut İdaresi öncülüğünde yeni bir plan askıya çıkarmış. Saniyelerle geleceği yok olan Hatay ya da Antakya’nın ayağa kalkması uzun yıllar alacak.

Umalım ki “rant, ihale” gibi kirlenmiş sözcükler kentin gündeminden çıksın. İnsanca, insan için yeni bir yaşam kurulsun!